"Parmağımı yaktım. Musluğu açıp altına tutuyorum şimdi. Arada çekip ovuşturuyorum, üflüyorum. Herşey birbirinin nedeni olarak yaşanıyor bu lavabonun kıyısında.
Nedensiz yaptığım bir edim var mı dersin? Rasyonalizme inanmıyor değilim ne yazık! Serde kaderci olmak da vardı. Ancak bugünlerde bizim rasyoya inanmak istemiyorum.
Fazlasıyla ortaya koyarak seviyorum seni. Seni ayan beyan sevdiğim için beni sevmiyorsun. Sululuklardan hoşlanmadığın için... İçinler yüzünden.
Rasyonalizm, aşk gibi akıl dışı olgularda zaten işlemez mi diyorsun? Peki ya bu keder neden? Aşk nedeniyle kederlilik hali. Hadi cevap ver bana bilgiç sevgili? Nedenler yüzünden. Korkma şu durumda kaderciliği seçmeyeceğim. O kadar kötü değilim. Başka şeye, başka şeye dayandıracağım durumumu...."
Dış Ses: Üffffff,üffffff,üfffffff.
"Bir içgörü bendeki. İçgörüme göre giderek daha mutsuz olacağım. Sevmeyeceksin beni, seni böyle uluorta sevdiğim için. Bir de sululuklardan hoşlanmadığın için. İçinler yüzünden."
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
KİRALIK KONAK: EDEBİYATIMIZIN ÖZGÜR KADIN DÜŞMANLIĞI
Bizim edebiyatımızda kadının görünme biçimi başlı başına bir sorundur. Halk şiirinde ve divan şiirinde ideal kadın edilgin ve suskundur. Ta...
-
HOOGSTRATEN, Samuel van View of a Corridor c. 1670 Oil on canvas, 103 x 70 cm Musée du Louvre, Paris Ağaç kovukları, mağaralar ...
-
ah bellek, acı bellek! hem arısın sen hem kim bilir hangi gülden kalma diken? Hilmi Yavuz Roman türünün bütün gereklerini kusursuz biçi...
-
Bu yazı, Ekim 2020 Varlık Dergisi'nde yayımlanmıştır. Franck Vidal/ L e regard des autres Ormanda dolaşırken Kral Midas, Silenos’a “İns...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
Not: Yalnızca bu blogun üyesi yorum gönderebilir.